Welcome

Y2FI

Y2Fİ

 

14 Kasım Cumartesi günü ODTÜ Teknokent’in organize ettiği Yeni Fikirler Yeni İşler Yarışması‘nın finali ODTÜ Kültür Kongre Merkezi’nde yapıldı. Yarışma teknolojik yenilik içeren ve bir işe dönüştürülebilecek fikre sahip olan öğrencilerin bu fikirlerini hayata geçirmelerine yardımcı olmayı hedefliyor. Elginkan Vakfı, Savunma Sanayi Müsteşarlığı, OSTİM başta olmak üzere pek çok kurum ve kuruluş da yarışmayı destekliyor.

Bu sene beşincisi düzenlenen yarışmanın genel kategorisinde birinciliği beyin dalgaları ile iletişimi sağlayan Garajsoft ekibi kazandı. Garajsoft insan beyninin bilinçli biçimde yaydığı alfa ve beta dalgalarını işleyerek bilgisayarların yönetilmesini sağlayan bir sistem geliştirmeyi hedefliyor. Bu sistemin ana hedef kitlesi boyundan aşağısını kullanamayan felçliler ve kollarını kaybetmiş engelliler. Geliştirdikleri yazılım sayesinde klavye ve fare kullanamayacak durumdaki kimseler beyin dalgaları vasıtası ile bilgisayarlarını engelsiz biçimde kullanabilecekler.

Genel kategoride ikinciliği ise günümüzde yaygın biçimde kullanılan metal antenlere alternatif olacak, verimlilik ve kullanım özellikleri açısından çok daha fazla avantaja sahip akıllı plazma antenleri tasarlayan Gradient grubu aldı. Grubun tasarladığı bu yeni nesil anten sayesinde mevcut GSM antenleri ile sağlanan iletişim hızından çok daha fazlasının elde edilebileceği öngörülüyor. Akıllı plazma antenlerinin savunma sanayinde de kullanılabileceği düşünülüyor. Grup yarışma jürisinin özel mansiyon ödülünü de alarak ayrıca dikkatleri üzerine çekti.

Yarışmanın savunma kategorisinde ise finale kalan her iki proje de ödüle layık görüldü. Bunlardan biri GPS alıcısı içeren yön bulma cihazları, insansız hava araçları, füzeler vb. sistemleri etkisiz hale getiren bir GPS karıştırıcısıydı. Geliştiricisi Lüleburgaz’dan yarışmaya katılıyordu. İşin ilginç tarafı İşletme bölümünde okuyan bu girişimci arkadaşımız tam zamanlı olarak çalıştığı bir elektronik firmasında bu sistemi kendi imkanları ile geliştirmiş. Türk Patent Enstitüsü tarafından da onaylanan cihaz şimdiye kadar kırılamaz denilen GPS uydularının da gediklerini ortaya çıkaran ilk sistemlerden birisi. GPS karıştırıcının geliştirilmesinin ardından, Amerika 6 milyon dolarlık bir yatırımla GPS uydu sistemindeki bu zaafı gidermek için harekete geçmiş bile.

Savunma kategorisinde ödül alan diğer çalışma ise Coanda etkisi ile çalışan ve dikey iniş kalkış yapabilen bir insansız hava aracı ile Kuğu-IHA gurubu oldu. Hava Harp Okulu’ndan iki üsteğmen, insansız hava aracının başarılı biçimde çalışan bir prototipini yapmayı başarmışlar. Uzmanların değerlendirmelerine göre bildiğimiz helikopterlere göre çok daha kolay bir kontrole sahip olduğu belirtilen sistemin gerekli desteği görmesi durumunda gelecek nesil insansız hava araçlarının bir Türk firması tarafından üretilmesi işten bile değil. Tabi bu noktada insanın aklına son zamanlarda basınımızın manşetlerinden düşmeyen insansız hava araçları hakkında çıkan haberler geliyor. İsrail tarafından üretilen ve Türkiye’ye satılan Heron’ların reklamını yapan haberleri Türk medyasında boy boy görmek mümkün. “Heron buluyor, Asker Vuruyor” şeklinde manşetler yakın bir zaman önce neredeyse bütün yazılı basında ve İnternet medyasında ortalığı kaplamıştı. Dağlıca ve Aktütün baskınlarından sonra yapılan operasyonlarda Heron sanki askerin en büyük yardımcısı, teröristlerin ise korkulu rüyası gibi gösteriliyordu. Türkiye’nin kendi girişimleri ile TAI tarafından üretilen Gözcü isimli bir IHA’nın başarısız denemeleri ise daha önce “Gözcü kör çıktı” şeklinde alaycı bir başlıkla verilmişti. Heronlarla ilgili Türkiye ve İsrail arasındaki prüzler ve anlaşmazlıklar da medyamız tarafından neredeyse günü gününe takip ediliyor ve ilgili kurumlar üzerinde sanki bir baskı yaratılmaya çalışılıyordu.

Türk basınındaki belirli kesimlerin ülkenin kendi içindeki teknolojik girişimlere ve gayretlere karşı ilgisi hep yüzeysel ve yapmacık kalıyor. Yeterki Türk girişimciler, mühendisler sadece uzaklardan, Amerika’dan veya Avrupa’dan bizi temsil etsin, buluşları ile göğsümüzü kabartsınlar. Türk’ün zekasını gurbet ellerde ele güne ispatlasınlar. Benzer girişimler ve çalışmalar Türkiye’de organize edilmeye başlandığında nedense manşetler hemen cesaret kırıcı bir üsluba dönüşüveriyor.

Not: Bu yazı ilk olarak 16 Kasım 2009 tarihinde www.skyturk.net haber sitesinde yayımlanmıştır.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.